TEKFİR AKIMLARININ TEHDİDİ KONFERANSI SONA ERDİ


TEKFİR AKIMLARININ TEHDİDİ KONFERANSI SONA ERDİ

Peygamber’in siresi ve sünnetine binaen; Diliyle Şehadeteyn’i söyleyen herkes Müslüman’dır. Kanı, malı, namusu ve onuru mutlak manada saygındır. Aksi yaklaşımlar, Nass karşısında bireysel içtihattır.

Tesnim Haber Ajansı - ‘Bugünün Dünyasında Tekfir Akımlarının Tehdidi Konferansı’ sonuç bildirgesi:

“…Size selâm veren kimseye, dünya hayatının geçici menfaatine (ganimete) göz dikerek, ‘Sen mümin değilsin’ demeyin.” (Nisa/94)

İslam dünyası en acı dönemlerinden birini yaşıyor. Radikal gruplar, aşırıcı sözler, Müslümanları ayrıştıran ve ölümlere sebebiyet veren fetvalar, şiddet, inançsal çatışmalar, Müslümanların yaşadığı sapmalar vb. olaylar, İslam dünyasının temel ortak sorunları ve İslam düşmanlarını güçlendiren konulardır. Bu gibi durumlarda Müslüman âlimlerin tarihi misyonlarını ifa etmek adına radikal grupları reddederek gerçek İslam’ı tanıtması gerekir.

Bu bağlamda Kum şehrinde düzenlenen ‘Tekfir Akımlarının Tehdidi Konferansı’na katılan yüzlerce Şii-Sünni âlim, hangi inanç ve mezhepten olursa olsun aşırıcı ve radikal düşünceleri reddettiklerini ilan ederek aşağıdaki maddeleri kamuoyuna duyurur:

1- İslam merhamet ve şefkat dinidir. Cinayet ve şiddeti reddeder. Müslümanların olgusu, Kur’an’ın ‘Sen yüce bir ahlâk üzeresin’ dediği Muhammed Mustafa’dır (s.a.a). Bu nedenle bütün Müslümanlar, diğer din ve mezheplerle bir arada ve barış içinde yaşamayı toplumsal yaşamın temel gayesi kabul etmeli, barış içinde yaşamak ilkesine zarar verecek her türlü eylem ve söylemden uzak durmalıdır.

2- Peygamber’in siresi ve sünnetine binaen; Diliyle Şehadeteyn’i söyleyen herkes Müslüman’dır. Kanı, malı, namusu ve onuru mutlak manada saygındır. Aksi yaklaşımlar, Nass karşısında bireysel içtihattır.

3- İslam âlimlerinin görüş birliğine göre şirk, sadece dinin temel ilkelerinden birini açıkça inkâr etmekle söz konu olur. İslam dünyasındaki mevcut ihtilaflardan hiçbirisi İslam’ın temel ilkelerinden birisini reddetmemektedir. Bu nedenle hiç kimsenin veya hiçbir grubun sahte bahanelerle insanların haklarını ihlal etme hakkı yoktur.

4- Tüm İslami mezheplerin âlimlerinden, İslam ülkelerinde aşırıcı gruplarının işlediği cinayetleri kınamasını ve medya üzerinden Müslümanlar arasında tefrika çıkarmayı hedefleyen sözleri mahkûm etmesini istiyoruz. Siyasi ve dini görüşüne bakmadan aşırılık yanlılarından feragat etmelerini ve resmi fetvalar/bildiriler aracılığıyla Müslümanların mezhebi bir savaşın içine sürüklenmesine engel olmalarını talep ediyoruz.

5- İslam düşmanları kendi emperyalist hedeflerini ilerletmek ve Müslümanlara ait kaynaklara musallat olmak için aşırıcı gruplardan istifade ettiğinden ve dünyada İslam’ın yayılması önlemek adına İslamofobi’yi körüklediğinden konferansa katılan âlimler, tüm aşırıcı ve radikal gruplara muhalif olduklarını ve bu grupların İslam’la hiçbir bağının olmadığını açıkça ilan eder.

6- Konferansta hazır bulunan âlimler, bölgedeki tüm siyasetçilere şiddet ve aşıcılığa yol açacak ve mezhep savaşının somut adımları sayılacak her türlü davranış ve açıklamadan uzak durmalarını tavsiye ediyor. Sorunların çözümü için en güzel olan müzakere ve uzlaşıdır. Çünkü Kur’an,”وَالصُّلْحُ خَيْرٌ ” (barış, daha hayırlıdır) buyurmaktadır.

7- İslâm ümmetinin zafere ulaşması, Müslümanların vahdet çizgisinde buluşmasına bağlıdır. Yeni İslam medeniyetini inşa etmek ve İslam’ın hayat bahşeden kültürünü evrensel boyuta taşımak için Müslümanlar arasında işbirliği gereklidir.

8- Ayetullah Mekarim Şirazi tarafından radikal ve aşırıcı gruplarla mücadele etmek için kurulan bu kurum, tüm Müslüman âlimlere birlik ve beraberlik elini uzatarak, bu alanda bize yardımcı olmalarını istemektedir. Genel Sekreterliğimiz, vahdeti ve İslami eğitimi kendine vazife kabul eden herkesle işbirliğine ve aşırıcılıkla mücadelede her türlü kardeşçe nasihat ve öneriye açıktır.

Müslümanların, âlimlerin ve düşünürlerin Hz. Muhammed’in (s.a.a.) yaşam ve sünnetini ilke edinmesi ümidiyle.

En Önemli Yaşam/Kültür Haberler
En Çok Okunan Haberler