SUUDİ ARABİSTAN ve İSRAİL MÜTTEFİKİLİĞİNİN ORTAK TEMELİ İNGİLTEREDİR

Tesnim Haber Ajansı- Amerikan Üniversitesi İslami Bilimler uzmanı Profesör Doktor Kevin Baret, Netanyahu’nun son açıklamasına tepki olarak yaptığı açıklamada: “Suudi Arabistan İsrail’in müttefikidir ve her iki devlet sahte bir kimlik adı altında yabancılar tarafından Ortadoğu’da kurulmuştur. İngiliz hükumeti vahhabi hareketi ve müttefiklerine bölgede destek çıkarak yayılmasına ve genişletilmesine sebep olmuştur. Yine İngiliz hükumeti Türkiye’de, Osmanlı hükumetini ortadan kaldırarak, İslam dünyasının kalbinde Siyonist devletini yerleştirmiştir.” dedi.

Profesör Doktor Kevin Baret:  Suudi Arabistan ve İsrail arasındaki ilişki doğal bir müttefiklikten gelmektedir. İsrail ulusal bir komuta merkezi olarak ülkeler için bir suç sendikası ve dünya finans sistemine hâkim olmuş bir kuruluştur. Suudi Arabistan ise, İngiltere için ulusal komuta merkezi ve bu ülkenin petrol dolarlarını korumakla iş birliği yapmaktadır. Ayrıca coğrafyadaki bu yıkımlar, ölümler, cinayetler ve insanların kurban edilmesi, bunların hedeflerine ulaşması içindir. Bu iki rejim için Ortadoğu’daki bu insanlık dramının yaşanması, gerginlik ve sıkıntılar hiçte önem taşımamaktadır.

Amerikalı Profesör; bugün batılı ülkeler çeşitli krizlerle karşı karşıya kalmış iken, Suudi Arabistan ve İsrail her zamankinden daha fazla dehşete kapılmışlardır. Çünkü biliyorlar ki Ortadoğu’da asla bağımsız yaşayamazlar. Bundan dolayı eskiden olduğu gibi yeniden aralarındaki ilişkileri canlandırarak Ortadoğu’da hâkim olma çabasındalar. Acaba Suudi dış politikasının özellikle Suriye’de ve Yemen’deki politikası noktasında hedeflerine ulaşabildi mi veya bu hedef noktasında başarılı olmuş mudur? Suudi Arabistan, bölgede korkunç bir şekilde başarısız oluyor ve Arabistan, Yemen ve Suriye'deki hedeflerine ulaşamadı, ancak bu durum, iki ülkenin yıkımına yol açmıştır.Bu başarısızlıklar ve olaylar bunlar için çok tehlikeli ve zararlı olmuştur, Suudi Arabistan’ın iddialı Ortadoğu bölgesel güç ötresinin ne kadar zayıf olduğunu ortaya koymuştur.  Şahsi karakter zayıflığını ve Suudi rejiminin liderliğini ifşa etmiştir.

Kevin Baret: Suudi Arabistan, İran'a karşı stratejik olarak bir hata yapmıştır ki, bu hataların uzun vadeli kötü sonuçları daha sonra hissedilecektir. Onlar İran'a karşı “mezhepçilik” yaparak kartlarını oynadı ve müttefikleri ile büyük bir hataya düştüler. Suudi Arabistan mezhepçilik politikasını hedefleyerek, gerilim stratejisi ile bölgedeki Sünnileri kendi etraflarına toparlayarak hedeflerine ulaşmak istemiştir. Ancak Suudi Arabistan’ın bu mezhepçilik yaklaşım politikası, Suudi rejimini ileride istikrarsızlaştıracak, sonunda Suudi Arabistan rejiminin terör ve kâfir eylemlerin destekleyicisi olduğu ortaya çıkacaktır ve bu da sebep olacaktır ki Suudi hükumeti, kargaşa ve istikrarsızlık ile karşı karşıya kalacak ve itibarını sarsacak ve Suudi hanedanının yıkımına yol açacaktır.