TSK Suriye Ordusu ile İyi Niyyetle Karşılaşmak Zorunda|Yeni Osmanlıcılık CIA'nın Davutoğlunu Kullanarak Ortaya Attığı Fikirdir

Tesnim Haber Ajansı - Beyazıt Karataşın röportajının ikinci bölümü:

Türkiye’nin Suriye Ve Irak’taki Durumunu, Politikasını (Fırat Kalkanı, Musul Ve Başika) Nasıl Değerlendiriyorsunuz?

Türkiye’nin Suriye ile 911 km’lik sınırı var. Bu sınırın bir tarafında ABD, Fransa, İngiltere, Almanya dahil olmak üzere bütün müttefikler bir koridor açmaya çalışıyorlar. 2012-2013’te başlayan Sözde Kürt koridoru diye geçen aslında ikinci İsrail’in kurulmasını amaçlayan ve Türkiye’yi çevreleyen 550 km’lik bir alanda Amerika ve İsrail’in girişimiyle Cerablusa kadar gelen bir koridor yaptılar. Türkiye yanlış bir politika izleyip 2011’de ilişkilerinin çok iyi olduğu Suriye ile ilişkilerini bozup yanlış tarafta yer alarak Amerika politikalarını uygulamaya başladığında bu koridor oluşmaya başladı. İran, Müslüman Kardeşler politikası olarak değerlendiriyor ama her ülkenin dayandığı dini bir politika vardır ama işte bu politika komşu ülkelerle ilişkilere zarar veriyor. Komşu ülkesinin içi işlerine karışıp başka bir şey enjekte etmeye çalışırsan bunun zararı sana dokunur. Bunun zararı işte 550 km’yi PKK, PYD, YPD ve kadın gücü YPJ ele geçirir. Üstelik orada eğitilen PKK militanları Güneydoğuya gelip büyük illerde eylem yapıyorlar. Amerikan politikasını desteklese de artık bu Amerika politikasının arkasında duramaz, çünkü başlangıçta yanlış yerde yer almışsın sorun gittikçe büyümüş ve bunu da artık Amerikan politikası uygulayarak götürmek mümkün olmadığı için geçte olsa Türkiye bir politika uygulamak zorundaydı, bu koridoru kesmeliydi. Türkiye’nin yapmış olduğu Fırat Kalkanı harekatı Türkiye’nin bekası açısından çok önemlidir. En son Suriye Dışişleri Bakanı bir açıklama yaptı Türkiye işgalci dedi. Türkiye işgalci falan değil Türkiye burada kalmaz. Bu koridorun kesilmesi Suriye’nin Halep’teki başarısını etkiler. Suriye ordusu Halep’in doğusundaki teröristleri yenip oradan atacaklarsa bunda Türkiye’nin yaptığı harekatın da katkısı vardır. El Bab’a kadar dayanıp IŞİD’e baskı yapması, muhaliflerin politikasını değiştirerek IŞİD’le mücadeleye başlaması, o ikmal yollarının kesilmesi Halep’in kurtarılmasını kolaylaştıracaktır. Eğer o koridor açık olsa, Suriye hükümeti kontrol edemiyor, İsrail koridoru da buna destek oluyor bu Halep’e fayda sağlamayacaktı. Türkiye’nin geçmişteki hatasından kaynaklanan bu 550 km’lik koridoru kesmek zorundaydı, çünkü bu artık Türk halkının isteğiydi. Buna artık Erdoğan veya başka birinin karşı koyması mümkün değildi. Türkiye’nin buraya girmek zorunda olduğunu 2015’te bizim partimiz halka anlattı. Buraya girerken rejime karşı ÖSO’yu kullanmış bu farklı. Suriye yeniden yapılanırken herkes buradan bir şeyler almaya çalışıyor, %7 nüfusa sahip Kürtler bile otonom olmak istiyor. Biz Suriye’nin bütünlüğü bizim bütünlüğümüz diyoruz. Türkiye buraya Erdoğan’ın isteğiyle değil halkın baskısı sonucu girmek zorunda kaldı. 15 Temmuzun ardından TSK’nın böyle bir şey yapması kolay değildi. Suriye’de Esad’dan başka kimse kendi ordusunu kullanmıyor herkes birilerini kullanıyor. Suriye’ye gelen yabancı sayısı 90 ülkeden yaklaşık 150 bine kadar çıktı şimdi 20-25 bin kadar var. 3. Dünya savaşı var orada vesayet savaşı yapılıyor, şuanda bütün kanlarıyla devam ediyor.

Türkiye Burada ÖSO’yu Kullanıyor Ama ÖSO Açıklamasında ABD’nin İzni Olmadan Bir Kurşun Dahi Atamayız Diyor Bunu Nasıl Değerlendiriyorsunuz?

Sadece Amerika’nın değil Rusya’nın izni olmadan da yapamazsınız. Bu harekat Amerika’ya karşı yapılmıştır, çünkü Amerika PKK’yı destekliyor. Türkiye buraya girmekle bölge ülkelerine katkı sağlıyor. Rusya, İran ve Rusya aracılığı ile Suriye ile örtülü görüşme yapmadan bu harekatı yapmanız teknik olarak da mümkün değil, çünkü uçaklarınızı uçuramaz, birliklerinizi koruyup destekleyemezsiniz. Burada üst düzey bir anlaşma sağlandığı kesin. Bu nereye kadar sürecek derseniz El Bab’a kadar gider Menbic’i temizler. Türkiye bu operasyonda geç kaldı. Avrasya ve Atlantik burada kapışıyor. Hiç kimsenin burada birbiriyle anlaşmadan bir harekat yapması mümkün değil. 29 Ekimde Kobani’ye Türkiye’nin içinden 150 peşmerge biji serog Obama diye geçiyor. Biz kendi güvenliğimizi tehlikeye atacak bir politikayla gidiyoruz, Türkiye’yi buralardan döndürdük biz. Aslında bu harekat 20 Kasım 2015’te Rus uçağı düşürülmeden önce Putin ve Erdoğan arasında bu konuşulmuştu. 20 Kasımda yapılması gereken Putin’in sırtımdan bıçaklandım demesi ve arya politik engeller çıkması nedeniyle bu zamana ertelendi bunları birinci ağızdan duyduk. Şimdi burada birlikte hareket etmek gerek yoksa Amerika-İsrail koridoru gelişirse hiç kimsenin güvenliği kalmaz. Türkiye’nin bütünlüğü İran’ı etkiler. Tahran’da bombalar patlar. Suriye hükümeti dağıldı sınırını koruyamıyor. Bu kesinlikle bir görüşme sonucu oluştu ve Türkiye burada kalıcı değil Türkiye için hayati önem taşıdığı için burada Suriye’de hükümet güvenliği ele alınca Türkiye buraları Suriye’ye bırakacak. Aslında Suriye hükümetine katkı sağlıyoruz biz. Sınırı her ülkenin kendisi kontrol etmeli. Suriye yeniden şekillenirken herkes sandalye kapmaya çalışıyor. TSK; Rusya, İran ve Suriye ile görüşmeden harekat yapamaz.

Ankara İle Şam, Moskova İlişkilerini Ve Geleceğini Nasıl Değerlendiriyorsunuz Ve Tahran’ın Konumunu Nasıl Görüyorsunuz?

2011 Martından bozulan Türkiye Suriye ilişkileri 24 Kasım 2015’te düşürülen Rus uçağından sonra hiç beklenmedik bir şey oldu ve 18-21 Aralık 2015 Vatan Partisini Şam’a davet ettiler. İlginç olan bir şey daha 23-26 Aralık 2015’te de Moskova’ya davet ettiler. Vatan Partisi Gelen Başkanı Doğu Perinçek; İsmail Hakkı Pekin, Soner Polat ve benimde içinde bulunduğum bir ekip oluşturdu. Uçağın düşürülme emrini kim verdi sorusu var gündemde ve Putin’in kamuoyuna bir açıklama yapması gerekiyor. Bunun için bizi çağırıyorlar. En doğru ve tarafsız bilgiyi bizden alacaklarını biliyorlardı ve yanılmadılar da. Bu bir vatan görevi bizim yapacağımız açıklamaya göre ilişkilerimiz belirlenecekti. Suriye’nin 2013’te helikopteri, 2014’te uçağı düşürüldü ama Suriye savaşta olduğu için çok ses getirmedi, Rusya’nın uçağı düşürülünce hem içte hem dışta büyük ses getirdi. Suriye’de de yine önemli paylaşımlarda bulunduk. İkinci görüşme Mayıs 2016’da çok yakın çalışmalar yaptık karşılıklı olarak bilgilerimizi paylaştık. Soğuk savaş döneminden bu tarafa hiç bir güç Rus uçağını düşürememiş, bunu Türkiye başardı. O zaman ben yaptığım açıklamada angajman kurallarını bilemek gerek dedim. Rusya kendi radar sistemini, Türkiye NATO’nun radar sistemini kullanıyor ve sapma ihtimali var.. İki tarafta sorunu çözmek için elindeki verileri ortaya koymadı. Sorunun çözülmemesi için araya birileri girdi. Rusya’da uçağı vurma yetkisini Erdoğan verdi dediler, biz öyle bir şey olmadığını açıkladık angajman kurallarına göre yetki TSK’ya verilir ve TSK bu yetkiyi Hava Kuvvetlerinde komutana verir, operasyon komutanı da pilota yetki verir pilot ise radar sistemine göre görevini yerine getirir. Bu durumda en zayıf halka pilotu suçlamaktır. Peki nerede siyasi angajman yetkisi, siyasi yetkililer tüm Suriye hava sahasını kapsıyor. Davutoğlu emiri ben verdim diyor ne emiri verdin diye soruyoruz ben angajman kurallarını uygulama emrini verdim diyor. Erdoğan ben emri verdim dedi ama ne emri verdiğini bilmiyor. Aşağıdan pilota düşürme emri verildiğinde pilot görevi yerine getirir. Nisan 2016’da Baltık’ta Amerikan destroyeri tatbikat yapıyor Rus uçağı 30 mt’den uçuyor niye düşürülmüyor, açıklamada onun tehlikeli olmadığını biliyorduk diyorlar çünkü güçleri yetmiyor. Bizim görevimiz iki ülkenin arasını düzeltmek, bizim Avrasya ülkeleri olarak işbirliği yapmamız gerekiyor, bizim birbirimize ihtiyacımız var. Türkiye’nin güvenliği bütünlüğü Rusya’nın güvenliği ve bütünlüğü Rusya’nın güvenliği ve bütünlüğü de Türkiye için öyle demektir. Suriye ve İran’ın bütünlüğü Türkiye’nin bütünlüğü demektir.

Şimdi Karataş general Tahran’a geldi Vatan Partisi ilişkiler konusunda şimdi Tahran bacağını bağlıyor diyorlar. Şimdi biz kamuoyuna Tahran’ı anlatacağız dikkatleri İran’a çekeceğiz.

Türkiye El Bab’ı alacak ama El Bab’tan öteye geçemez. Suriye ordusu ile El Bab’ta iyi niyetle karşı karşıya gelecek eğer bunu tersi olur kötü niyetle karşı karşıya gelirse bunun sonucu çok kötü olur ve sorumluluğu hükümette olur biz bu konuda hükümeti uyarıyoruz. El Bab’ta bir kıyamet kopacak ikinci kıyamet Rakka’da kopacak. Yine Avrasya ve Atlantik, Suriye için söylüyorum Rakka’da kapışacak. Esad Suriye’de kalacaksa Halep’i almadan kalamaz. Halebi kaybeden Ak Denize kadar kaybeder. Rakka Deirezzor’a kadar gidiyor önemli bir nokta. İki tane petrol bölgesi ve Arap aşiretlerinin bulunduğu bölgeler. PKK Türkiye’deki ve Irak’taki PKK’lıları çağırdı şimdi Suriye’de Telabyad’da 200 kişilik kamplarda PKK’lıları eğitiyorlar. Telabyad’da, Kobani’de, Rimelland'da Amerika, İngiliz, Fransız ve Alman özel kuvvetlerinin bulunduğu, uçaklarının da iniş yapabilecekleri karagah yaptılar. Dünyanın bütün emperyalist devletleri burada, 911 km sınırı olan Türkiye yok, en başından beri yanlış tarafta olmakla takip ettikleri politikanın sonucu bunlar oldu. Kürtlerde burada savaşmış tabi sandalye isteyecekler ama bu rejimin bölünmesi anlamına gelmez. Esad rejimi de savaş sonrası daha yumuşak bir politika izleyecek. Yalnız özerk, otonom bölge olmayı kimse kabul etmeyecek. Tabi bu süreç 20 yıl sürecek.

Türkiye Ordusu Ne Zaman Geri Dönecek?

Suriye Ordusu Halep’i alıp bölgede kontrolü sağladığında Türkiye ordusu geri çekilir tabi bu 3 yıl veya 5 yıl sürer. Cenevre görüşmeleri ve araziyi göz önüne aldığımızda savaş bitti dediğimiz masaya oturduğumuzda bu en az 3 yıl sürer. Suriye şimdi yeniden yapılanma sürecine girdi Çin ve Rus heyeti şuan orada. Haseki’de Deirezzor’da, Kamışlı’da küçükte olsa Suriye hükümetinin yetkilileri var. Her tarafı işgal edilmiş bir ülkenin en uç köşelerinde, PYD’nin ve Kürtlerin kontrolünde olan noktalarda da Suriye hükümetinin elemanları var. Türkiye yanlış yerde yer aldı bedel ödedi şimdi Türkiye’nin burada sınır güvenliğinden başka hiç bir faydası yok.

Başika meselesinde bizim 1. Körfez savaşından beri özel kuvvetlerimiz, tanklarımız var Irak’ın kuzeyinde 6 noktada var. Amerika ile Türkiye arasında tartışma konusudur bu. Onlar 2003’ten beri bize özel kuvvetlerinizi çekin diyor. Biz ise, PKK tehlikesi ne zaman biterse o zaman çekiliriz diyoruz. Irak’taki gücümüz teröre karşı mücadele etmek Türkmen kardeşlerimizle olmak, onlara destek vermek burada da baştan yanlış yapmışsın Türkmenlerin yanında yer almamışsın asimile olmuşlar. Haşdi Şabi konusunda mezhepsel yaklaşırsan İran’ı da Irak’ı da kızdırırsın bunu yapmamak lazım. Türkiye işgalci değil biz 1991’den beri oradayız. Türkiye orada Peşmergeyi eğitti ama o kuvvetlerin de bir gücü yok. Oradaki güç Türkiye. Türkiye’de Telafer’de herhangi bir etnik temizlik olursa ona karşı orada müdahalede bulunmak için hazır bekliyor. Türkiye’yi harekete geçirecek olan budur. Türkiye’nin gücü bu değil siz daha işgal görmemişsiniz. Bunu işgal olarak görmeyin, biz Suriye’de de çok az bir güç kullanıyoruz. Kimse de Türkiye’yi proveke etmesin. Başlangıçta Peşmergeyi eğittiler bu da yanılış. Amerika’nın dümen suyuna giderek Peşmergeyi eğitmeleri de hata. Barzani de PKK’nın gelişmesine çanak tutuyor, Kerkük sokaklarında PKK geziyor, bu da bizi tahrik ediyor. Kerkük Kalesinde Peşmergenin kontrolündeki bir yerde PKK’nın olması bunların anlaştığını gösteriyor gelecekte de anlaşacaklar demek anlamına geliyor.

Türkiye’nin toprak almak gibi bir niyeti falan yok. Yeni Osmanlıcılık denilen şey Davutoğlu’nun ortaya attığı Amerika’nın pompaladığı bölge ülkelerinin ilişkilerini bozmaya yönelik BOP’un bir adımıdır. Bu bir provokasyondur. Yeni Osmanlıcılık, Amerika’nın ve CIA’nın Davutoğlu’nu kullanarak ortaya çıkardığı bir şeydir.

Ankara İle Erbil’in İlişkileri Nasıl? PKK’nın Barzani’den Daha İyi Bir Savunucusu Yok, Türkiye Nasıl Bir Politika İzliyor Bir Taraftan PKK İle Mücadele Ediyorum Diyor Bir Taraftan İse Erbil’in En Büyük Destekçisi Ankara Bunu Nasıl Değerlendiriyorsunuz?

Amerika burada ikili oynuyor. Bir taraftan Irak’ın bütünlüğünden yanayım diyor diğer taraftan Barzani’yi kurdurdu. Kürdistan bölgesel yönetimini bir bedel olarak verdi. Türkiye önce Irak’ın bütünlüğünden yana olarak doğru taraftaydı sonra Türkiye’yi yönetenler menfaati gereği Barzani ile işbirliği yaptılar. Amerika PKK’yıl kıllanıyor ama PKK’nın Irak içerisinde etkili olmasını istemiyor buna en güzel sopayı da Türkiye olarak veriyor. Bıraksanız PKK Barzani’yi indirecek ama Türkiye burada devreye giriyor, kendi güvenliği için de PKK ile mücadele ediyor. Barzani’nin yaşamasını Amerika istiyor. Bir diğer nokta ise Türkiye’nin sınır ötesi harekatını yapması için Amerika ile koordine kurması gerekiyor. Harekattan yarım saat önce haber veriyorsun. Amerika’da Barzani’ye haber veriyor. Türkiye’nin Irak merkezi hükümeti ile mezhepsel nedenlerden dolayı yaklaşma sorunları var, bu nedenle Erbil’le yaklaşıyor. 20 yıl Başika’da kalan askerlere ses çıkarmayan Irak merkezi hükümeti şimdi niye ses çıkarıyor. Onların rızasıyla geldi oraya. Bir yabancı güce ihtiyacın varken şartları iyi kurmalısın şimdi İncirlikte kalk git diyebiliyor musun? Kalk git dersen adam der benim gitmem 2 yıl sürer ama bunun bedelini sana ödetirim. Amerika bir yere girdiği zaman 10 yıl kalır bunu istatistikler söylüyor.

Diyarbakır’da Yeni Amerikan Üssü Kuruldu Deniliyor, Ayrıca Amerikan Kuvvetleri Oraya Nasıl Geldiler, Kaç Kişiler Ve Hedefleri Ne?

Diyarbakır’da üs kurulmadı bizim mevcut 8. Ana Jet üssümüzün içine İncirlik’teki gibi Amerikan askerleri konuşlandı. 500 ila 1000 arası asker geldi. Bunların 300’ü arama kurtarma personeli 3 tane Skorsky Helikopteri 2 tane de silahlı AC savaş uçağı var. Bütün Türkiye’ye bunu anlatıyorum İncirlik’ten sonra Diyarbakır’da konuşlanıyorlar. Hedefi ise; Irak’ta ve Suriye’de devam eden savaş sırasında kendisini fırlatmak zorunda kalan pilotun arama kurtarma çalışmasını yapmak, Nokta operasyonları yapmak, örtülü operasyonlar yapmak. Ayrıca üs olarak da hem güvenlik hem de yakınlık açısından Diyarbakır’ı kullanıyorlar.

Meclis Anlaşması İle Mi Geldiler?

Kesinlikle hayır! Türkiye’de bulunan yabancı askerlerin hiç biri meclis anlaşmasıyla gelmedi, hepsi kaçak ve hukuksuz bir şekilde bulunuyorlar. Meclisin aldığı bir karar yok, sadece 22 Temmuz’da alınan bir tezkere var Türkiye’de yabancı askerler bulunabilirler diye o tezkere de meclisten geçmiş değil.

Vatan Partisi’nin Veya Başka Bir Siyasi Partinin Buna Bir İtiraz Olmayacak Mı?

Ana Muhalefet Partisi CHP’den bile bir milletvekilinin itiraz olmadı daha hiç kimse bunu dile getirmeye cesaret edemedi. Bunlar 1 Ekim 2015’te Diyarbakır’daki üsse geldiler. Şimdiye kadar hiç kimse dile getirmedi.

105 gün Sur Mahallesinde PKK ile mücadele ettik 65 şehit verdik, Amerika yanı başımızda oturarak PKK’ya destek verdi. Ne en milliyetçisi MHP ne de CHP’den bir milletvekili çıkıp bunu dile getirmedi. Uydu haritaları var bunların ama hiç kimsenin umurunda değil. Bunu ben CHP'den ses yok MHP’den ses yok HDP zaten memnun diye yazdım. Kaçak Amerika üssü diye ilk defa biz paylaştık. Bunların burada olması bizim güvenliğimizi tehdit ediyor. Ne Irak’ın ne Suriye’nin ne İran’ın. Bu uçakların havalandıktan sonra ne yapacaklarını bilemezsin. CIA uçakları da bunların örenklerinden biri.