İran Savunma Bakanı: ABD, İran’ın Komşularını Kışkırtmaya Son Versin

Tesnim Haber Ajansı - İran İslam Cumhuriyeti Savunma Bakanı General Emir Hatemi, dün Tahran'da düzenlenen Güvenlik Konferansı'nda yaptığı konuşmada; Batı Asya çevresini, kargaşalı ve çetrefil bir çevre olarak niteleyerek, bu çetrefilliğin büyük ölçüde bölge dışı aktörlerin müdahalesi ve stratejik bakıştan uzak rekabetten kaynaklandığını vurguladı.

General Emir Hatemi, bölgenin esas sorununun emperyalizm, bölge dışı müdahaleler ve işgalcilikten kaynaklanan terörizm ve iç anlaşmazlıklar olduğunu, bunun bariz örneğinin 70 senedir Filistin'in işgal altında tutulması olduğunu söyledi.

Savunma Bakanı, Tahran'da ikincisi düzenlenen Güvenlik Konferansı'nda yaptığı konuşmad;, Batı Asya'da gelişmelere işaretle, bu gelişmelerin yabancılar ve bölge dışı güçlerin varlığı ve müdahalesiyle yönlendirildiğini vurguladı.

Bölge dışı müdahalelerin bölge ülkelerinin bağımlılığının pekiştirilmesi, yabancıların varlığı ve kaynaklarının yağmalanması amacıyla olduğunu hatırlatan General Hatemi; bölgedeki terörist grupların ABD'nin stratejik planı çerçevesinde önce Sovyetler Birliğiyle mücadele için kurulduğunu ve şimdi de el-Kaide, Nusra Cephesi ve IŞİD gibi yeni jenerasyonlarına dönüştüğünü ifade etti.

Batı Asya bölgesinin kabuk değiştirmekte olduğuna dikkat çeken İran Savunma Bakanı, ABD'nin Ortadoğu'yu yönetmek için aciz ve başarısız olduğunu gösterdiğini vurguladı.

Komutan Hatemi ayrıca, İran'ın bölge milletlerinin kaderi konusunda sorumluluk kabul eden bir ülke olduğunu sözlerine ekledi.

Savunma Bakanı ayrıca; İran İslam Cumhuriyeti'nin nükleer anlaşma konusunda dünya ülkeleriyle işbirliğinin dünyaya İran'ın iyi niyetini gösterirken, Amerikalıların güvenilmez ve değişmez olduklarını ortaya koyduklarını söyledi.

Komutan Hatemi sözlerinin devamında; ABD'ye yıkıcı rolüne, İran'ın dostları ve komşularını kışkırtmaya ve İranofobi'yi yayma çabalarına son vermeyi tavsiye etti.

Savunma Bakanı; Batı Asya ve Kuzey Afrika'daki İslami uyanış olgusunun bazı bölge dışı güçlerinin müdahalesiyle hedeflerine ulaşamadığını hatırlatarak, bu hareketin İslami bilinçlenme ve bölge milletlerinin özgüveni ile sonuçlanmasını temenni etti.