El Minşavi: Arap Ülkeleri İsrail’le Birlikte İran’a Karşı Durabilecekleri Fikrine İkna Oldu
El Halic El Cedid gazetesi yazarı Muhammed El Minşavi, “İsrail’le serbest normalleşmenin ötesinde” başlıklı makalesinde, “Filistin ve Kudüs’le ilgili bugüne kadar hiçbir Amerika başkanının atmadığı adımları Trump’ın neden attığını” sorguladı.
Tesnim Haber Ajansı - Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed Bin Selman, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Es Sisi ve diğer Arap liderlerin Amerika ziyaretlerine dikkat çeken El Minşavi, Trump’un Arap liderlerle ‘Yüzyılın Anlaşması’ olarak isimlendirilen Filistin-İsrail barış anlaşmasını konuştuğunu ve onları bu anlaşmaya ikna ettiğini belirtti.
Trump’ın Aralık’ta ‘Büyükelçiliği Kudüs’e taşıyacağını” duyurduğunu, 14 Mayıs’ta ise Büyükelçiliği Tel Aviv’den Kudüs’e taşıdığını hatırlatan Muhammed El Minşavi, ABD Büyükelçiliğinin taşındığı gün Gazze Şeridi’nde 60’dan fazla Filistinlinin hayatını kaybettiğini vurgulayarak, “Araplar bu olaylara karşılık ne yaptı?” sorusunu sordu.
Muhammed El Minşavi El Halic El Cedid gazetesindeki makalesinde şu satırlara yer verdi: “Araplar (olanlara) karşılık ne yaptı? Arap ülkeleri, Büyükelçiliğin (Kudüs’e) taşınmasına sert bir tepki verdi mi? Hayır. Güçlü bir kınama var mıydı? Hayır. Arap ülkelerinin Washington büyükelçileri çağrıldı mı? Hayır. Diplomatik ilişkisi olan ülkeler İsrail’den büyükelçilerini çekti mi? Hayır. Arap ülkeleri Washington’la diplomatik ilişkileri kesti mi? Hayır.”
Makalesinde Arap ülkelerine sert eleştiriler yönelten Muhammed El Minşavi, “Trump, Kudüs’ün İsrail’in başkenti olduğunu kabul ederek görüşmelerde Kudüs meselesini masadan kaldırmayı amaçladı. Arap ülkeleri ise, Trump’ın Kudüs’ü masadan kaldırma görüşünü onayladı. Çünkü onlara göre Kudüs, ilerlemenin önünde engel olarak duruyordu” ifadelerine yer verdi.
Makalesinde, ABD Kongresi 1995 yılında Kudüs’ün İsrail’in başkenti olduğuna dair karar almasına rağmen Clinton, Bush ve Obama ‘ulusal çıkarları’ gerekçe göstererek kararı onaylamayı ertelerken şartlarda nasıl bir değişim oldu ki Trump, Kudüs’ün İsrail’in başkenti olduğuna dair kararı imzaladı? Sorusunu soran Muhammed El Minşavi değişen şartları şu ifadelerle ortaya koydu: “Bence cevap şu; ABD, Arap ve İslam ülkelerinden herhangi bir politik veya diplomatik bir karşılık gelmeyeceğini biliyordu. ABD, Arap ülkelerinin Filistin davasına ve Kudüs’e ilgisiz kalmalarını gerektirecek politik ortamı hazırladı. Arap liderler ve seçkinler şuanda, tek tehlikenin İran olduğunu düşünüyor ve Arapların İsrail’le birlikte İran’a karşı durabilecekleri fikrine ikna olmuş durumdalar. Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve birçok Arap ülkesinin Washington’un İran’la yapılan Nükleer Anlaşmadan çekilmesine sevinmesi elbette sürpriz değil.”
