Şeyh Safiyuddin: İran'ın Gücünün Sırrı, Cesur Liderinde Ve Ulusal Dayanışmasında Saklıdır


Şeyh Safiyuddin: İran'ın Gücünün Sırrı, Cesur Liderinde Ve Ulusal Dayanışmasında Saklıdır

Hizbullah Yürütme Konseyi Başkanı, direnişin büyük bir güç olarak İran İslam Cumhuriyeti’ne dayandığına değindi ve şu ifadelerde bulundu: ‘İran 40 yıl boyunca Amerika’nın hegemonyasına ve baskılarına teslim olmadı. Çünkü her zaman bağımsız ve özgür bir ülke olmak istedi.

Tesnim Haber Ajansı - Hizbullah Yürütme Konseyi Başkanı Şeyh Haşim Safiyuddin, El-Ahd Haber kanalına verdiği röportajda şu ifadelerde bulundu: ‘Bazı Arap grupları açık bir şekilde Kudüs’ten vazgeçmekten bahsediyorlar. Arabistan’ın Kudüs’ten vazgeçmesi için Yüzyılın Anlaşması olarak adlandırılan anlaşmaya ihtiyaç yoktur. Çünkü Arabistan esasen Amerika ve İsrail’in bölgemize, kutsallarımıza ve Filistin ve bunun gibi değerlerimize karşı bütün planlarının ortağıdır.

İsrailliler Suriye’deki Golan bölgesini işgal altındaki Filistin topraklarına katmak için belirli programlar yaptılar. Amerika’nın İsrail’e verdiği vaatlere ve fiili programlara dair bilgi ve belgeler mevcuttur. Onlar İsrail’e Golan’ı işgal topraklarına katmaları halinde bu işgalci rejimi resmi olarak tanıyacaklarının sözünü vermişlerdir. Bu siyasi ya da medyatik bir konu değildir. Bu, fiili bir olaydır. Netanyahu açık bir şekilde bundan bahsetmektedir. Programlar yapılmıştır ve onlar Golan’ın ilhakını resmi olarak açıklamak için uygun bir zamanı beklemektedir.’

Şeyh Haşim Safiyuddin direniş kuvvetlerini takdir ederek şunları söyledi: ‘Allah’a şükürler olsun ki bu gün direniş kuvvetleri birlik içerisindedir. Suriye olaylarının yaşandığı dönemde, direnişin bazı şekillerinde ayrılmalar oldu ama bu ayrılmalar düzeldi ve Direniş ekseni birlik içerisindedir ve İran İslam Cumhuriyeti adında büyük bir güce dayanmaktadır.

İran’ın gücünün sırrı bu ülkenin hakkındadır. İran mazlum durumundadır ve doğal haklarını savunmaktadır. İran’ın gücünün sırrı, halkının haklarını sonuna kadar savunan cesur ve güçlü rehberinde ve yetkililerinin arkasında dayanışma içerisinde duran İran halkında saklıdır.

İran, 40 yıl boyunca Amerika’nın egemenliğine ve baskısına boyun eğmeyi reddetmiştir. İran halkı, sekiz yıl boyunca özgür ve bağımsız bir ulus olarak kalmak ve bölgede egemen ve bağımsız karar alabilme hakkına sahip olan bir ülke olmak için Saddam Hüseyin'in arkasında duran dünya ile savaşmıştır. İran’ın gücü bütün bu faktörlerden kaynaklanmaktadır.’

Hizbullah Yürütme Konseyi Başkanı, Yemen hakkında ise şu ifadelerde bulundu: ‘Yemen onlarca yıldır hapsedilmiş durumdadır. Al-i Suud’un bahsettiği herhangi bir politik meseleden bağımsız olarak, bugün büyük bir konu var ve o da Yemen halkının Suudi hapishanesinden çıkmış olması ve asla geri dönmeyeceğidir.

Bahreyn halkı geçmiş yıllar boyunca, inkılaplarının ve amaçlarının özünü korumda bilinç, irade, azim ve büyük bir güce sahip olduklarını kanıtlamışlardır. Başta Şeyh İsa Kasım, Şeyh Ali Salman ve diğer liderler olmak üzere tanınmış simalar Bahreyn halkının yanında durmuş ve onları savunmuştur.

Şeyh Haşim Safiyuddin Lübnan’ın iç meseleleri hakkında ise şu ifadelerde bulundu: ‘Halkımıza hizmet etmek ve siyasi süreçte daha büyük bir etkiye sahip olmak için önemli bakanlıklar kurmaya çalışıyoruz. Bu bizim önceliğimizdir. Bugün, temel ve bireysel düzeyde yolsuzlukla mücadeleye ve planlara karşı bir dava açma sürecindeyiz.’

Hizbullah Yürütme Konseyi Başkanı, Suriyeli mültecilerin Lübnan’dan ülkelerine dönmeleri hakkında şunları söyledi: ‘Mültecilerin geri dönüşündeki duruşumuz sabittir. Soruna en yakın noktadan çözüm bulabilmek için bu konuda politik planlarla çalışmalıyız.’

Şeyh Haşim Safiyüddin, bu konuda her gün hazır olduğunu açıklayan Suriye hükümeti ile doğrudan koordinasyon sağlanmasını istedi.

En Çok Okunan Dünya Haberler
En Önemli Dünya Haberler
En Çok Okunan Haberler