Tesnim Haber Ajansı - Hizbullah Siyasi Konseyi’nin üst düzey üyelerinden Galib Ebu Zeyneb, Lübnan’daki son gelişmeler ve Mısır’ın Hizbullah liderlerini bu ülkeye davet etmesiyle ilgili yaptığı açıklamada, Lübnan’ın ateşkes çerçevesindeki yükümlülüklerini yerine getirdiğini ve buna karşın ABD’nin desteğini arkasına alan Siyonist düşmanın ateşkesi ihlal etmeyi sürdürdüğünü ve gerekli geri çekilmelerin hiçbirini gerçekleştirmediğini söyledi.
Galib Ebu Zeyneb, Russia Al-Youm'a verdiği demeçte, Litani’nin kuzeyindeki silah meselesinin Lübnan’a özgü bir iç konu olduğunu ve İsrail’le herhangi bir bağlantısının bulunmadığını dile getirdi. ABD ve Siyonist rejimin talep ettiği silahsızlandırmanın, Lübnan’da gündeme gelen silahların devlet tekelinde toplanması meselesiyle aynı şey olmadığını da sözlerine ekledi.
Ebu Zeyneb, herkesin İsrail’in bölgedeki projesinin Lübnan’daki silah meselesiyle sınırlı olmadığını bildiğini belirterek, Lübnan’a karşı bir savaşın kesin bir seçenek olmadığını ve böyle bir savaşın sonucunun da İsrail açısından garanti edilemeyeceğini söyledi.
Bu Hizbullah yetkilisi, Washington’un İsrail’in askerî baskısının artık etkili olmadığını fark ettiğini ve bu nedenle diyaloğa yönelmek ve gerilimi kontrol altına almak istediğini vurguladı.
Mısır’ın önerisi ve Hizbullah liderlerinin bu ülkeye davet edilmesi konusuna da değinen Ebu Zeyneb, Hizbullah’ın Kahire başta olmak üzere her türlü Arap girişimini desteklediğini ifade etti. Bu süreçte Paris’in bölgede kendisi için bir rol arayışında olduğunu, Washington’un ise Fransa’yı bu denklemin dışına itmeye çalıştığını söyledi.
İki gün önce, Lübnan Parlamentosu’nda Direnişe Vefa Fraksiyonu milletvekillerinden İhab Hamade, Hizbullah’a Mısır’a davet yapıldığını açıkladı. Hamade, önerilere açık yaklaştıklarını ancak mevcut koşulların henüz uygun olmadığını belirtti.
Hamade, bir yılı aşkın süre önce varılan ateşkes anlaşmasına da değinerek, bu mutabakatın diplomatik çabaların sonucu olmadığını; “Ulu’l-Be’s” savaşı sonrasında oluşan güç dengesiyle düşmana dayatıldığını söyledi.
Bu Hizbullah milletvekili ayrıca, direnişin silahlarının asla bırakılmayacağını veya sınırlandırılmayacağını vurgulayarak, silah meselesinin ancak ateşkes anlaşmasının tam olarak uygulanmasının ardından ve ulusal savunma stratejisi çerçevesinde ele alınabileceğini ifade etti.