Tesnim Haber Ajansı- Emel Hareketi’ne bağlı Lübnan Parlamentosu’nun kıdemli üyesi Hani Kubeysi, ülkesindeki son gelişmeler ve direniş ile onun silahına yönelik yürütülen komplolar hakkında yaptığı açıklamada, direnişin Lübnan’ın en büyük güç ve birlik noktası olduğunu ve ülkenin savunmasında ön cephede yer aldığını ifade etti.
Kubeysi, bir anma töreni sırasında yaptığı konuşmada, siyonist düşmanın askerî kapasitesinin boyutlarının tamamen farkında olduklarını, buna rağmen kibirli bu düşmana karşı her zaman direndiklerini ve karşı koyduklarını belirterek, bu mücadelenin büyük zaferlerle sonuçlandığını; bunlar arasında 2000 yılında siyonist işgalcilerin Güney Lübnan’dan çıkarılmasının da bulunduğunu söyledi.
Kubeysi, Lübnan’ın hızlı gelişmelerin ve dayatılan kuşatmanın ortasında hassas bir dönemden geçtiğini belirterek, buna rağmen Lübnan halkının bölgede siyonistlere karşı kararlılıkla duran tek millet olduğunu dile getirdi.
Emel Hareketi milletvekili, “Ne İsrail’e teslim olacağız ne de silahlarımızı devredeceğiz.” diyerek, siyonistlerle her türlü iş birliğinin, şehitlerin ve direniş savaşçılarının fedakârlıklarına ihanet anlamına geldiğini vurguladı. Batılıların bugün Lübnan üzerinde kurduğu baskıların ülkenin zayıflığından kaynaklanmadığını belirten Kubeysi, “Lübnan zayıf olsaydı kimse ona önem vermez, müzakereciler bir yıl boyunca hükümet ve tüm kurumlarla görüşmek için Lübnan’a akın etmezdi.” dedi.
Kubeysi, Lübnan’ın bugün yaşadığı temel sorunun ne İsrail tehditleri ne de diğer dış aktörler olduğunu; asıl sorunun ülke içinden kaynaklandığını belirterek, direnişin silahsızlandırılmasını ve Lübnan’ın güç unsurlarının ortadan kaldırılmasını isteyen bazı tarafların yalnızca iç ayrılıkları derinleştirdiğini ifade etti.
Bu çevrelerin Lübnan içinde fitne çıkarmasından duyduğu üzüntüyü dile getiren Kubeysi, direnişin her zaman ulusal birlik üzerinde durduğunu ve bu doğrultuda çaba gösterdiğini söyledi. Lübnan’da yaşanan her şeyi gördüklerini ve duyduklarını belirten Kubeysi, “Ulusal birliğin ne anlama geldiğini bilmeyen kişiler tarafından bölücü söylemler, ayrılık yaratma girişimleri, devlet kurumlarının felç edilmesi ve parlamentonun zayıflatılması söz konusudur. Bu üzücüdür, çünkü Lübnan’ı zayıflatmaktadır.” dedi.
Lübnan Parlamentosu üyesi, ülkede ayrılık yaratmak ve iç siyasi hesaplar peşinde koşmak yerine birlik ve bütünlüğe öncelik verilmesi çağrısında bulunarak, bazı çevrelerin önce parlamento, ardından hükümet üzerinde hâkimiyet kurmak ve Lübnan’ın güç unsurlarından ve düşman siyonist saldırganlığa karşı savunma ilkesinden vazgeçmeye dayalı bir kültürü yerleştirmek istediklerini söyledi; bu kültüre inanmadıklarını vurguladı.
Kubeysi, önümüzdeki aylarda yapılacak Lübnan parlamento seçimlerine de değinerek, bu seçimlerin ülkede bölünme ve ayrılık yaratmak isteyen tüm taraflara açık bir mesaj gönderme fırsatı olacağını belirtti. Seçimler yoluyla seslerini herkese duyuracaklarını ifade eden Kubeysi, direnişin ve şehitlerin yanında olduklarını ve onların davasını asla terk etmeyeceklerini göstereceklerini söyledi.
Kubeysi, konuşmasının sonunda Lübnan halkına seslenerek, “Hepimizin omuzlarında büyük bir sorumluluk var. Şehitlerin kanlarıyla koruduğu vatanımızı, biz de siyaset yoluyla koruyalım.” ifadelerini kullandı.