İran Hürmüz Boğazını Kapatma Gücüne Sahip/ Ortadoğu’da Kuvvet Mantığı Cevap Veriyor


İran Hürmüz Boğazını Kapatma Gücüne Sahip/ Ortadoğu’da Kuvvet Mantığı Cevap Veriyor

Amerikan haber sitesi Foreign Policy haberinde şunları yazdı: “Günlük dünya petrol ihtiyacının üçte ikisi, okyanuslarda yer alan yedi bölgeden geçiyor ve bunlardan en önemlisi, İran, Umman ve Birleşik Arap Emirlikleri arasında yer alan Fars Körfezindeki Hürmüz Boğazıdır.”

Tesnim Haber Ajansı - Foreign Policy, İran Devrim Muhafızları Komutan Yardımcısı Tümgeneral Hüseyin Selami’nin, Amerika’nın tehditleri devam ettiği takdirde Hürmüz Boğazını kapatacaklarına dair yaptığı son açıklamalarına değinerek şunları yazdı: “Geçmişte, Amerika ve müttefiklerinin bölgedeki güçlü varlığından dolayı, bu tür tehditler boştu ama bu gün böyle tehditleri ciddiye almamız gerekir mi? Maalesef, Amerika Deniz Kuvvetlerinin Hürmüz Boğazını açık tutma güçleri eskisine oranla daha zayıfladı ve İranlıların askeri kabiliyetleri hissedilebilir derecede arttı.”

Haberin devamında tahminlere göre; 16 Amerikan filosunun, İran ile çarpışması sonucu battığı, Amerika’nın 2002 yılındaki bölgedeki askeri tatbikatta elde ettiği deneyimlere değinerek şu ifadeler yer aldı: “Hürmüz Boğazının kapatılması, Amerika’nın petrol üretiminin artmasıyla birlikte, bu ülkenin ekonomisine ciddi etkileri olacaktır. Eğer Hürmüz Boğazı uzun bir süre kapatılırsa, petrol fiyatları da artacak ve belki Amerika’nın ekonomisi durgunlaşacaktır.

Hürmüz Boğazı dünya enerji ihtiyacının karşılanmasındaki en önemli yoldur ve 17 milyon ham petrol kanalıyla günlük dünya petrol nakliyesinin üçte biri deniz yoluyla geçmektedir. Tarihin ibret verici olduğunu söylemek gerekir. 1973,1979, 1991 ve 2008 yılları olmak üzere son kırk yılda petrol fiyatlarındaki artış, kısa sürede işsizliğe ve Amerika ekonomisinin durgunlaşmasına neden olmuştur.”

Haberin devamında, Amerika’nın Hürmüz Boğazını açık tutmada birçok sorunlarının olduğuna ve bu sorunlar değerlendirildiğinde, uzun bir süredir Amerika’nın uçak taşıyan gemilerinin bölgede bulunmamasına değinilerek şunları yazdı: “İran 2002 yılından bu güne, askeri kabiliyetlerini bu yönde artırdı. Öyle ki, bölgedeki Amerika ve Birleşik Arap Emirlikleri karargâhlarına isabet edebilecek çeşitli füzelere sahipler.”

Haberin sonunda şu ifadeler yer aldı: “Amerikalılar çoğunlukla, askeri ve kamu alanlarında masraf yapmada şüphe ediyorlar. Biz bu gün, Ortadoğu’da güvenliği sağlamak için daha fazla silahlara ihtiyacımız var. Çünkü Rusya Cumhurbaşkanı Putin ve Ortadoğu liderleri güç mantığını anlıyorlar. Amerika’nın eski Dışişleri Bakanlarından Henrt Kissinger’in de çok önceden söylediği gibi: “Diplomasinin, askeri tehdit olmadan bir etkisi yoktur.”

En Çok Okunan Dünya Haberler
En Önemli Dünya Haberler
En Çok Okunan Haberler