İran’ın Komşuluk Politikasının İlkeleri Nelerdir?


İran’ın Komşuluk Politikasının İlkeleri Nelerdir?

İran İslam Cumhuriyeti’nin komşuluk politikasına yön veren devrimci mantığı anlamak için sözkonusu politikanın ilkelerine bakmak gerek.

Tasnim Haber Ajansı - Afganistan’daki son gelişmelerin yanı sıra Güney Kafkasya’da Azerbaycan-Ermenistan savaşı, Irak ve Afganistan'ın ABD ve müttefikleri tarafından işgal edilmesi, Afganistan’da Taliban’ın ilk dönemi, 1996 ila 2001 yılları arasında gerçekleşen Körfez Savaşı, Irak'ın Kuveyt'i işgal etmesi ve Baas rejiminin başlattığı 8 yıllık İran-Irak savaşı gibi konular ele alındığında akıllara şu soru geliyor:
"Bunca yıldır İran İslam Cumhuriyeti'nin izlediği komşuluk politikası neydi ve önümüzdeki yıllarda ne olacak?"

İran’ın komşuluk politikasına yön veren devrimci mantığı anlamak için bu politikanın ilkelerinin sayılması gerekir.
Burada şunu belirtmekte fayda var: Bölgesel ve küresel politika, zorunlu gereksinimler ve kaygılar nedeniyle komşuluk politikasından farklıdır, ancak hepsi İslam Cumhuriyeti'nin dış politikası başlığı altında bir mantık çizgisini izlemektedir. Komşuluk politikası kesinlikle bölgesel ve küresel politikadan daha fazla hoşgörü gerektirir.

Bu doğrultuda Tahran, İran İslam Cumhuriyeti'nin ve bölge halklarının çıkarlarına en az düzeyde zarar verecek bir politikayı izlemeye çalışmıştır.
Fakat böyle bir hedef, dış politikada ve özellikle İran İslam Cumhuriyeti'nin komşuluk politikasında hangi ilkelere dayanmaktadır?

İslam Cumhuriyeti'nin 1979’daki İslam Devrimi'nden bugüne kadar izlediği komşuluk politikasının ilkeleri arasında şunlar sayılabilir:

1.Dostluk Ve Savaştan Kaçınma Politikası
İran'ın komşularına yönelik dış politikasının temeli "barış ve dostluk” olmuştur. İran İslam Cumhuriyeti, komşu devletlere ve halklara karşı silah kullanmak konusunda her zaman isteksiz olmuştur. İran’ın komşu milletlerin İslam Cumhuriyeti'ne karşı kin beslemelerine yol açacak herhangi bir politika izlemede hiçbir çıkarı yoktur. Savaştan kaçınmak İslam Cumhuriyeti'nin komşularına karşı ana politikasıdır ve saldırgan taraf devletse, İran meşru bir şekilde kendini savunurken dış politikasında saldırgan devlet ile milleti arasında ayrım yapmaya çalışır.

2.Ulusal Çıkarlar Politikası
Her ülkenin dış politikasında ulusal çıkarların korunmasını garanti altına alınması öncelikli hedeftir ve İran İslam Cumhuriyeti bu kuralın bir istisnası değildir. Elbette şunu da belirtmek gerekir ki İran hiçbir zaman ulusal çıkarlarını komşu ülkelerin varlıklarını kapsayacak kadar genişletmemiştir.

3.Ulusal Çıkarların Örtüşmesi Politikası
İran İslam Cumhuriyeti, tüm ekonomik, kültürel, sosyal, güvenlik ve siyasi münasebetlerden yararlanmayı istemekle olduğu kadar, komşularına fayda sağlamakla da ilgileniyor.

Komşularının çıkarlarını güvence altına almaya özen gösteren İran, komşu halklarının refahından ve ilerlemesinden kendisini sorumlu görür.

4. Tehditlerle Mücadele Politikası 
İran İslam Cumhuriyeti, her ülke gibi, çevresindeki tehditleri ortadan kaldırmayı veya uzak tutmayı temel ve akılcı bir politika olarak izlemektedir.
Mevcut durumda İslam Cumhuriyeti için bölgedeki en ciddi tehditler şunlardır:
1. İran'ın çevresindeki ABD’nin askeri varlığı. 2. Bölgede IŞİD de dahil olmak üzere Şii karşıtı terör örgütlerinin yükselişi. 3. Siyonist Rejim’in bölgedeki varlığı.

5. Gerilimi Azaltma Politikası
Bölgede kontrol edilmediği takdirde etnik veya dinî savaşlara yol açabilecek birçok etnik ve dinsel fay hatları var. İran İslam Cumhuriyeti'nin komşuluk politikalarından biri de bölgede etnik ve dinsel fayların harekete geçmesini ve gerilimin oluşmasını engellemektir.

6. Batı’nın Komşu Ülkelerin İçişlerine Müdahalesine Karşı Çıkma Politikası
Batılı ülkelerin komşu ülkelerin iç işlerine karışmasını yapıcı olarak değerlendirmeyen İran İslam Cumhuriyeti, Batı’nın bu tutumuna karşı çıkmaktadır.

7. Kapsayıcı Bir Hükümetin Kurulmasına Destek Politikası
İran, çevresinde demokratik ve kapsayıcı hükümetlerin kurulmasından yanadır. İslam Cumhuriyeti'ne göre, bölge halklarının çıkarları, diğer yönetim biçimlerden daha çok demokratik ve İslamcı hükümetlerde sağlanır.

8. İslamcı Hükümetler Ve Siyasi Güçlere Yakınlaşma Politikası
İran’ın komşuluk politikasındaki önceliği, İslamcı hükümetler ve güçlerle yakınlaşmaktır. Hükümetler ve siyasi gruplar, İslam Cumhuriyeti'nin özü olan İslami siyaset düşüncesine ne kadar yakın olursa, İran’ın desteği o kadar büyük olur.

9. Batı Yanlısı Hükümetler Ve Siyasi Partilerden Uzaklaşma Politikası
Batı yanlısı hükümetler ve siyasi partiler, Batılı devletlerin lehine çalışıyorlar. Bu nedenle İslam Cumhuriyeti bu hükümetler ve siyasi partilere destek vermemektedir.

10. Komşu Ülkelerde İstikrarsızlığı Önleme Politikası
Hükümetsiz ülkeler istikrarsızlık ve güvensizliğin kaynağıdır. Güçsüz hükümetlerin toprakları IŞİD’nin yanı sıra farklı terör örgütlerinin yuvası haline gelir. İran İslam Cumhuriyeti'nin politikası komşu ülkelerde hükümet kurma sorunlarının devam etmesini engellemektir.

İran’ın Afganistan'a yönelik komşuluk politikası
İran İslam Cumhuriyeti'nin komşuluk politikasının on ilkesine göre Afganistan politikası şöyledir:
1. Savaştan kaçınma politikasını benimseyen İran, silah gücünü Batı yanlısı ve İran karşıtı Eşref Gani hükümetine, Peştun halkına, Taliban'a ve Afganistan'daki diğer etnik gruplara karşı kullanmak istemiyor.

2. Eşref Gani'nin İran karşıtı yönetimi sırasında, Hamun Gölü’nün su paylaşımı sorunu dahil olmak üzere İslam Cumhuriyeti'nin meşru çıkarlarının bir kısmında bazı meseleler yaşandı. 

Afganistan’da hangi hükümet kurulursa kurulsun İran İslam Cumhuriyeti, kendi çıkarlarının korunmasını garanti altına alabilmek için süreci takip edecektir.

3. Afganistan’da daha önce çıkarların örtüşmesi politikasının önünde iki büyük engel vardı: 1. ABD’nin askeri varlığı, 2. Batı yanlısı olan Eşref Gani hükümeti. Bu iki büyük engelin ortadan kalkması İran İslam Cumhuriyeti tarafından memnuniyetle karşılanmaktadır. Tabii ki, mevcut durumda çıkarların örtüşmesi politikasını izlemek, İran'ın dış politikasının bir önceliğidir.

4. Afganistan'daki son gelişmeler sırasında ABD'nin Afganistan'dan çıkarılması İslam Cumhuriyeti tarafından memnuniyetle karşılandı. İran ayrıca, son yıllarda Afganistan'da faaliyet gösteren terör örgütü IŞİD'in çekirdeğinin Taliban tarafından yok edilmesini de olumlu karşıladı.

5. Afganistan'daki son gelişmelerde İran’ın kararlı politikası, Afganistan'da Şii ve Sünni fay hattının harekete geçmesini engellemektir. Bu ülkede mezhepsel savaşın başlaması, Afganistan'daki Şiilerin ve İran İslam Cumhuriyeti'nin lehine değildir.

6. Afganistan’da yaşayan halklar kaderlerini kendileri belirlemeli. Batı ülkelerin Afganistan’ın içişlerine müdahalesine karşı çıkmak İran İslam Cumhuriyeti'nin politikasıdır.

7. İran İslam Cumhuriyeti, Afganistan'daki tüm etnik grupların temsilcilerinin katılımıyla kapsayıcı bir hükümetin oluşturulmasını desteklemektedir.

8. İran İslam Cumhuriyeti'ne yakın siyasal İslam anlayışına sahip İslamcı grupların Afganistan'daki siyaset arenasındaki yokluğu hissediliyor. Geleneksel Afgan toplumundaki "Cumhuriyetçi" İslamcılar siyasette hiçbir zaman güçlü bir varlık gösteremişlerdir.

9. Afganistan'da son dönemde yaşanan gelişmeler sırasında Batı yanlısı akımların zayıflaması ve kukla devletin çökmesi konusunda İran İslam Cumhuriyeti herhangi bir sorumluluk hissetmemiş ve hissetmemektedir.

10. İran İslam Cumhuriyeti, Afganistan'da iç savaşın patlak vermesi ve güçlü bir hükümetin kurulmamasından derin endişe duymaktadır. İran’ın resmi politikası, tüm siyasi grupları müzakere masasına getirmektir. Bu süreçte Taliban da dahil olmak üzere çatışmanın diğer taraflarıyla konuşmak, bu örgütleri desteklemek anlamına gelmez.

En Çok Okunan İran Haberler
En Önemli İran Haberler
En Çok Okunan Haberler