Irak’ta Neler Oluyor? Mukteda es-Sadr’ın Amacı Ne?


Irak'ta Şii siyasi çatı kuruluş Koordinasyon Çerçevesi’nin, başbakan adayını açıklamasının ardından yeni hükümette etkili olmayacağını farkeden Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr sokak protestolarına başvurdu.

Tesnim Haber Ajansı- Irak’ın başkenti Bağdat’ta cumartesi günü yine Sadr Grubu lideri Mukteda es-Sadr yanlıları, beton bariyerleri aşıp hükümet binaları ve yabancı misyon temsilciliklerinin yer aldığı Yeşil Bölge’ye girerek meclis binasını bastı. Mukteda es-Sadr’ın destekçileri, Yeşil Bölge’ye giden Cumhuriyet Köprüsü’ndeki beton bariyerleri yıktı. Bölgeye barikatları kırmak için vatandaşlar tarafından iş makinaları getirildi. Koordinasyon Çerçevesinin bazı üyeleri bu durumu şüpheli olarak nitelendirdi.

Sadr yanlıları girdikleri mecliste oturma eylemleri başlattıklarını açıkladı.

Bir diğer şüpheli konu ise Suudi Arabistan medyasının Sadr yanlılarının eylemlerine özel olarak odaklanması ve gelişmeleri canlı şekilde aktarmasıdır. Programlarında Koordinasyon Çerçevesi ve Haşdi Şabi’yi hedef alan Suudi Arabistan medyası genel olarak Irak halkı, özellikle Şiiler arasında fitne yaymayı amaçlamaktadır.

Irak’taki gelişmelerle ilgili uluslararası ilişkiler uzmanı Ali Musavi Halhali ile bir röportaj gerçekleştirdik.

*Mukteda es-Sadr şimdiki süreçte neden sokak eylemlerine başvurdu?

Sadr, kendisine bağlı Sadr Bloku vekillerinden meclisten istifa etmelerini istediğinde kendi lehine bir ortam oluşacağı sanıyordu. O, Sadr Bloku vekillerinin istifa talebinin hemen meclis başkanı tarafından kabul edilmesine ve iki veya üç gün sonra haleflerinin seçilmesine şaşırdı.

Bunu hazmedemeyen Mukteda Sadr kendi kalesine bir gol attığını hissetti ve sahayı kaybettiğini düşündü. Özellikle Sadr Bloku vekillerinin meclisten ayrıldığı için ülkede isyan çıkmadı veya hiç kimse sokağa çıkıp protesto etmedi. Bundan sonra Mukteda es-Sadr, hala sahnede olduğunu ve Irak'taki siyasi sürçte hâlâ baş aktör olduğunu ve kimsenin onu görmezden gelemeyeceğini göstermek için bir fırsat arıyordu.

Mukteda es-Sadr'ın çağrısı üzerine yaklaşık iki hafta önce (15 Temmuz) Irak'ın başkenti Bağdat'ta Sadr yanlıları toplu Cuma namazı kıldı. Toplu Cuma namazında Sadr'ın mesajı okundu ve bununla Sadr Hareketi lideri gövde gösterisi yaptı.

Mukteda es-Sadr, bu eylemle Şii siyasi çatı kuruluş "Koordinasyon Çerçevesi"ne taleplerini kabul etmesi için baskı yapabileceğini düşündü. Koordinasyon Çerçevesi, Sadr Hareketi temsilcilerinin meclisten istifa etmesinden sonra yasal olarak başbakan adayı belirledi ve Sadr hukuken bu sürece müdahale edemezdi.

Koordinasyon Çerçevesi'nin başbakanlık için nihai adayı açıklandıktan sonra Sayın Sadr tüm süreci kaybettiğini, Irak siyasi arenasından koptuğunu ve Irak hükümetinin geleceğinde etkili olmayacağını hissetti. Bu yüzden birden bire meydana indi ve taraftarlarını sokağa çıkardı.

*Bu tür eylemlerin Irak'ın geleceği ve siyasi süreci açısından sonuçları nelerdir?

Tehlikeli bir adetin kurulduğunu ve bunun çok ciddi sonuçları olabileceğini söylemeliyim. Koordinasyon Çerçevesi belirledği adayı üzerinde ısrar ederse haklıdır, çünkü onlar mecliste çoğunluğu sağladıklarını söylüyor, onlar kendi adayında ısrar ederse ve Sadr Hareketi mevcut politikasında ısrar ederse 9 aydır siyasi bir çıkmaza giren Irak, siyasi krizin derinleşmesine doğru ilerleyecektir.

Bazı grupların sokaklara çıkarak kendi isteklerini başkalarına dayatması tehlikeli sonuçlar doğurabilir.

*Sadr yanlılarının bu eyleminden sonra Irak siyasi sürecinin geleceğine ilişkin olası senaryoları nasıl değerlendiriyorsunuz?

Koordinasyon Çerçevesi'nin liderleri, Muhammed Şiya es-Sudani’nin adaylığını destekleme yönündeki mevcut politikalarını ilerletmek konusunda ısrar ederken, Sadr Hareketi'nin eyleminden yana değil. Çünkü şiddetli bir sokak çatışması meydana geleceği endişesi var.

Elbette Koordinasyon Çerçevesi'nin destekçileri tarafından gösteri düzenlenirse, hukuk ve düzen çerçevesinde olacak, devlet kurumlarına zarar verilmeyecek, parlamentoya ve korunaklı yeşil bölgeye girilmeyecek.

Diğer bir senaryo ise siyasi partilerin liderlerinin herkesi memnun edecek bir çözüm üretebilmesidir. Mevcut durumda Sadr Hareketi'nin Koordinasyon Çerçevesi'ni tatmin etmeye çalıştığı görülmemektedir. Mukteda Sadr'ın kafasında görünen şey, ciddi sonuçlara yol açabilecek yeniden seçim dalgasını yaratmaktır. Çünkü böyle bir durumda kaybeden herhangi bir siyasi grup Mukteda es-Sadr gibi taraftarlarını sokağa sürükleyebilir. Bu tür eylem kötü bir yenilik olabilir ve tehlikeli sonuçlar doğurabilir.

Şimdi Sadr Hareketi'nin talebinin ne olduğu belli değil. Erken seçim talebi yeni adet olduğu için uygulanması da çok zor olabilir, çünkü zaten parlamentonun erken seçime karar vermesi gerekiyor. Süreci çok uzun ve zor, sadece Irak milletinin ve ülkesinin omuzlarına yeni yük oluyor ve bu Irak'ı istikrarsızlığa götürebilir.

*Sadr Hareketi şiddete başvurmak, düzeni çiğnemek, rakiplerini tehdit etmekle hedeflerine ulaşabilir mi?

Bunlar elinden geleni yapacaktır; Geçmişte olduğu gibi, aynı senaryo tekrarlandı. 2018'de Sayın Adil Abdulmehdi hükümetine karşı bir protesto düzenlediler. Bundan sonra Mukteda es-Sadr, rakipleri arasında korku yaratarak planını ilerletmeye çalıştı.

Mukteda es-Sadr başlangıçta Abdulmehdi hükümetini savunuyordu, ancak aniden desteğini kesti ve şiddet ile kaosa başvurdu. Bütün bu olaylar geçmişte yaşanmıştı; Şimdiki durumda Sadr eski planını tekrarlayabileceğini düşünüyor ancak bu sefer başarılı olup olamayacağını ilerleyen süreçte göreceğiz.

*Sadr Hareketi yanlılarının ilan ettiği süresiz oturma eyleminin amacı nelerdir ve sizce ne kadar devam edecek

Onların ortaya çıkaracakları bir sonraki konu muhtemelen erken seçim ve geçici bir başbakanın atanması olabilir. Büyük ihtimalle Sayın el-Kazımi geçiş hükümetinin başbakanı seçilebilir. Söylediğim gibi yeni seçimin tehlikeli sonuçları var.

*Koordinasyon Çerçevesi'nin olası senaryoları ve bir zamanlar Sadr Bloku ile ittifak yapan Demokrat Parti gibi  grupların bu gelişmelere ilişkin olası tutumu nelerdir?

Koordinasyon Çerçevesi'nin Sayın Muhammed Şiya es-Sudani’nin adaylığını kaybetmeme konusunda kararlı ve bu grubun söylediği mantıklı. Sayın Sudani'yi aday olarak belirleyen Koordinasyon Çerçevesi mecliste çoğunluğa sahip olduğundan dolayı meclisin ona oy vermesi gerektiğini söylüyor. Sadr ve destekçilerine katılmak istemiyor. Gelecekte neler olacağını görmemiz gerekiyor. Şimdilik Koordinasyon Çerçevesi'nin politikası budur.

Sünni gruplar tutumlarını açıkça belirttiler. Onlar Koordinasyon Çerçevesi'nden imtiyaz almak istiyor. Irak Meclisindeki Sünni es-Siyade Koalisyonu Başkanı Hamis Hançer'in yaptığı açıklama, onların Mukteda es-Sadr ile hala bağlantılı oldukları gerçeğini gizlemediklerini gösteriyor. Bunlar Koordinasyon Çerçevesi'nin Şii gruplar arasındaki ihtilaflardan dolayı taviz vereceğini sanıyorlar. Sayın Barzani de Sünnilerle aynı görüşte; Elbette "Kürdistan Yurtseverler Birliği", Koordinasyon Çerçevesi ile uyumlu olarak hareket etti. Sadr Bloku’nun meclisten ayrılmasından Demokrat Parti onlarla ittifak kurmuştu.  Ancak Sadr’ın siyasetten çekilmesiyle bu ittifak kırıldı. Kürt grupların da Koordinasyon Çerçevesi’nden bazı talepleri olabilir.

*Yasa dışı eylemlerin devam etmesi halinde barış ve iç uzlaşmayı tehlikeye sokabilir. Fitne ateşinin alevlenmesi hangi ülkelerin çıkarlarına uygundur? Size göre Suudi Arabistan ve BAE medyasının Mukteda es-Sadr yandaşlarının eylemlerine geniş kapsamlı desteğinin nedeni nedir?

Bu eylemler Irak'taki  barış ve sükuneti tehlikeye sokabilir. Şiilerin çoğu Irak'taki fitneden endişe ediyor. Necef kentindeki Şiilerin en büyük dini mercileri bu ortamdan uzak durulması için çaba sarfediyor.

Suudi Arabistan medyasının ve diğer basın organlarının bu tür eylemlere verdiği destekle ilgili olarak şunu söylemeliyim ki, bu ülkelerin arzusu Irak'ta Şii olmayan bir grubun iktidara gelmesidir. Onlar Şii grupların zayıflamasını destekliyorlar.