Cebeliye Pususu; Siyonistler Yol Ayrımında: ya Gazze'den Çıkmak ya da Daha Fazla Esir Vermek
Cebeliye'de direnişin yeniden esirler ele geçirmesi, Siyonist rejimin kuzeydeki kontrol iddiasının yanlış olduğunu ortaya koydu ve onları direnişe yeni esirler verme yoluna çekti. Bu süreç devam ettikçe Siyonistlerin ya Gazze'yi terk etmesi ya da direnişe daha fazla esir vermesi gerekecek.
Tesnim Haber Ajansı - Hamas hareketinin askeri kanadı İzzeddin Kassam Tugayları'nın Sözcüsü ebu Ubeyde, yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cebeliye bölgesinde direnişçiler tarafından pusu kurulduğunu ve bunun sonucunda Siyonist rejimin askerlerinin bir kısmının yaralandığı, bir kısmının öldürüldüğü, bir kısmının da esir alındığını duyurdu.
Bu açıklamada şunlar belirtiliyor: Bu taburlardan Mücahitler dün Siyonist güçleri Cebeliye kampındaki bir tünelde tuzağa düşürdüler ve sıfır noktasından onlarla çatışmaya girerken hepsini öldürüp yaraladılar ve esir aldılar. Siyonist rejim bir başarısızlıktan diğerine atlıyor ve milletimize karşı işlediği cinayetleri haklı çıkarmak için absürd başarılar peşine düşüyor. Filistinli Mücahitler, Gazze Şeridi'ndeki savaşın tüm eksenlerinde Siyonist işgalcilere unutulmaz bir ders veriyor ve topraklarını, evlerini ve köylerini savunuyorlar.
Bu direniş eylemi, Siyonistlerin birkaç ay önce Gazze Şeridi'nin kuzey bölgesine saldırıp bu bölgeyi Gazze'nin merkezinden ve güneyinden ayırarak bir tampon hattı oluşturması sırasında gerçekleştirildi.
Bu süre zarfında Siyonistler, bu tampon hattı korurken, Gazze Şeridi'nin Cebeliye ve Beyt Lahiya da dahil olduğu kuzey bölgesini daima kontrolleri altında tutmaya çalıştılar. Bu bağlamda Siyonistler bu bölgeye nüfus transferini engellemeye çalışmışlardır. Kuzey bölgelerine gitmek isteyenleri hedef alıyorlar ve bu bölgelere insani yardım gönderilmesine izin vermiyorlar, böylece oradaki nüfusun varlığına dair gerekli koşullar karşılanmıyordu. Ama şimdi 8 ay süren savaşın ardından Siyonistlere karşı gücünü gösteren direniş oldu ve pusu kurarak düşmana askeri gücünü göstermekle kalmadı, onları yeniden ele geçirdi.
Gazze’nin kuzeyi üzerindeki kontrol iddiasının sona ermesi
Siyonist rejim, Gazze Şeridi'ne kara operasyonlarının başlamasından bu yana, Gazze Şeridi'nin kuzey sınırı Beyt Lahiya ve en güney noktası olan el-Zeytun’dan itibaren Cebeliye bölgesi de dahil olmak üzere Gazze'nin kuzey kısmının tamamını kuşatmaya çalışıyor. En ağır direniş saldırılarının bu noktadan sonra gerçekleşeceğini iddia ettikleri için bu kuşatmayı sürdürdüler. İddialarının ikinci boyutunda ise bu bölgede bulunan direniş güçlerini yok ettiklerini duyurdular. Siyonistler bu bölgedeki bazı direniş tünellerini havaya uçurarak iddialarını ispatlamaya çalıştı. Ancak kuzey bölgesindeki Siyonist ordu kuvvetlerinin sayısı azaldıkça direniş operasyonlarının sayısı da arttı.
Siyonistlerin ilk vardığı sonuç, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki direniş güçlerinin yok edildiği yönündeydi. Direnişin adımlarından anlaşılan şey burada Direnişin gücünden geriye çok az şey kaldığı, bu bölgenin ablukasının devam ettirilmesi ve halkın oraya taşınmasının engellenmesiyle etkisiz hale getirileceğiydi. Siyonistlerin vardığı sonuç şuydu: Durumun devam etmesi ve kalan direnişin etkisiz hale getirilmesiyle Gazze'nin kuzeyi direnişten arındırıldı.
Kassam taburlarının ağır ve planlı pususu, Siyonistlerin Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki direnişi yok etme iddiasının boş olduğunu kanıtladı. Direniş, yok edilmemesinin yanı sıra, savaşın ilk günlerindeki gibi bir yetenekle, düşmana hem zayiat verecek hem de esir alabilecek ölçüde dikkatli planlama ve ciddi pusu kurmanın mümkün olduğunu gösterdi.
Önceki esirlerin durumu çözülemeden yeni esirler hezimeti
Siyonist rejimin Gazze Şeridi'ne saldırı ve bu bölgede yaşanan soykırımdaki iki temel hedefinden biri, 7 Ekim'den bu yana Filistin direnişinin elinde bulunan esirlerin serbest bırakılmasıydı. Siyonistler bu hedefe ulaşmak için Gazze Şeridi'nde hiçbir suçtan kaçınmamışlardır. Bu hedefe ulaşmak için 8 ayda çoğu kadın ve çocuk olmak üzere 36 bine yakın insan şehit edildi. Ancak tüm bu cinayetlerin sonucu, askeri harekatla 1 esirin serbest bırakılması ve bazılarının cesetlerinin Gazze Şeridi'nin yıkıntıları arasında bulunması oldu. Bu, Siyonistlerin, esirlerini ordu aracılığıyla serbest bırakma hedefinin küçük bir kısmını bile gerçekleştiremediği anlamına geliyor.
Siyonistler, tutukluları serbest bırakma hedefine ulaşmak için henüz Ekim 2023'ün başlangıç noktasındayken, hâlâ bazı güçlerinin direniş tarafından ele geçirildiğini görüyorlar. Direniş yeniden inisiyatifi ele geçerdi esir operasyonunu başlattı. Bu, henüz Ekim ayındaki esirlerin tahliyesinin sonuna gelmedikleri ve yeni esirlerin serbest bırakılması için planlama yapmaları gerektiği anlamına geliyor. Daha önceki ile aynı mı yoksa direniş tarafından iki ayrı süreçte devam ettirilecek bir süreçle mi olacağı bilinmeyen bir esir değişimi planlaması.
Daha da önemlisi, bu durumda Siyonistler Gazze'de kalmaya devam ederse direnişe kaç yeni esir verilecek ve bu durumda Gazze Şeridi'ndeki varlıklarını sürdürmek maliyet etkin olacak mı?
Yoksa direnişi ele geçirmeye yönelik yeni sürecin başlamasıyla birlikte Gazze'yi terk etmek zorunda mı kalacaklar? Çünkü direnişin ele geçirilmesine yönelik yeni süreç devam ederse Siyonistlerin nasıl bir meçhul akıbetle karşılaşacağı bilinmiyor.
Daha da önemlisi, bu durumda Siyonistler Gazze'de olmaya devam ederse kaç yeni esir vercekler? Peki bu durumda Gazze Şeridi'ndeki varlıklarını sürdürmek uygun maliyetli olacak mı? Yoksa direnişi ele geçirmeye yönelik yeni sürecin başlamasıyla birlikte Gazze'yi terk etmek zorunda mı kalacaklar? Çünkü direnişin ele geçirilmesine yönelik yeni süreç devam ederse Siyonistlerin nasıl bir meçhul akıbetle karşılaşacağı bilinmiyor.
