Tesnim Haber Ajansı- İslam Devrimi Muhafızları Ordusu, büyük 9 Dey destanının yıl dönümünü andığı bildirisinde, bu günü İran milletinin Velayet-i Fakih ve İslam Devrimi’ne olan basiret, sadakat ve uyanıklığının sembolü olarak nitelendirdi. Bildiride; "9 Dey sadece tarihi bir anı değil, aksine İran’ın geleceği için stratejik bir sermaye ve ülkenin ulusal güvenliğinin sarsılmaz sütunudur" denildi.

Bildirinin bir bölümünde şu ifadelere yer verildi: "2009 (1388) yılındaki 9 Dey destanı, dış düşmanların operasyon merkezlerinde tasarlanan ve içerideki bazı unsurların eşlik ettiği; ulusal güvenliği ve toplumsal bütünlüğü hedef alan karmaşık ve çok katmanlı fitneye verilmiş kesin bir cevaptı. Ancak Aşura ruhuna sahip İran milleti, on milyonluk şuurlu katılımıyla bu büyük komployu etkisiz hale getirmiş ve devrim yolunu tehlikeli bir geçitten kurtarmıştır."

2009 fitnesinin boyutlarının ve 9 Dey derslerinin sürekli yeniden okunması gerektiği vurgulanan bildiride şu saptamalar yapıldı: "İslam Devrimi düşmanları, yeni nesil bilişsel savaş araçları, psikolojik operasyonlar ve anlatı inşası yoluyla benzer fitneleri yeniden üretme peşindedir. Mevcut koşullarda umutsuzluk yaratmak, korku pompalamak ve düşmana teslim olmayı teşvik etmek fitneci davranışların bariz örnekleridir. Buna karşılık Devrim Muhafızları ve Besic, dış tehditlere karşı hazır olmanın yanı sıra, hayal dünyasında yaşayan bazı fitnecilerin desiselerine karşı da uyanıktır; İslam Devrimi'nin bilge liderinin rehberliği ve halkın basiretiyle onların planlarını boşa çıkaracaktır."

Bölgedeki son gelişmelere ve ABD ile Siyonist rejimin İran’a karşı yürüttüğü 12 günlük dayatılan savaşa değinilen bildiride; "Bu savaş, sınırlı bir askeri çatışmanın ötesinde; güvenlik, psikolojik ve ekonomik boyutları olan karmaşık tehditlerin seçkin bir örneğiydi. Bu savaşın tecrübesi, 9 Dey derslerinin ulusal dayanıklılığı artırma ve İslam Cumhuriyeti’nin caydırıcılığını güçlendirme konusundaki önemli rolünü bir kez daha kanıtlamıştır" denildi.

İslam Devrimi Muhafızları Ordusu ayrıca şunu vurguladı: "İran milletinin fitne ve tehditler karşısındaki ulusal bütünlüğü ve kutsal birliği; son 47 yıllık tarih boyunca, özellikle 2009 fitnesinde ve 12 günlük dayatılan savaşta, 'bilge liderlik', 'halkın şuurlu varlığı', 'Aşura'nın manevi sermayesi' ve 'İlahi yardım' unsurlarının akıllıca etkileşiminin bir sonucudur. Bu model, İslam Cumhuriyeti'nin dahili ve küresel zorlukları aşmasındaki dayanağı olmaya devam etmektedir."

Toplumda kutuplaşma yaratma ve kamu güvenini zayıflatma çabalarına karşı uyarıda bulunulan bildiride; "Bu tür eylemler düşmanın sahasında oynamaktır ve ABD ile Siyonist rejim önderliğindeki küresel istikbar kampının hedefleri doğrultusundadır. Kuşkusuz bugün, ülkenin güvenliğini ve gelişimini korumak için halkın, yetkililerin ve seçkinlerin tek ses olması her zamankinden daha zaruridir" denildi.

Bildirinin sonunda, İmam Humeyni'nin idealleri, devrim şehitleri, kutsal savunma, türbe savunucuları, güvenlik ve hizmet şehitleri ile yeniden ahitleşilerek şu mesaj verildi: "Gücünü halktan alan muktedir Devrim Muhafızları ve İran'ın diğer yiğit savunucuları, düşmanları her türlü hesap hatasından sakındırır. Her türlü fitne, kaos, bilişsel savaş, güvenlik tehdidi veya toprak bütünlüğüne yönelik saldırı karşısında cesaretle duracakları ve İran İslam Cumhuriyeti'nin bağımsızlığını, güvenliğini, onurunu ve iktidarını maktederane bir şekilde koruyacakları konusunda uyarır."